Alaçatı'da Yeni Mecidiye Mahallesi,
Cemali’ye caddesindeki eski Rum evi 1882 yılında inşa edilmiştir. 1916 yılında
Bulgar göçmeni Efrahim Ağa ve ailesinin evi olarak kullanılmaya başlanmış.
Binanın alt katı zeytinyağı ve tütün deposu, üst katı ise ailenin beraberce
yaşadığı konut olarak kullanılmıştır.
1994
yılında ise bu güzel ve otantik ev, kimse yaşamadığından dolayı yalnızlığa
bırakılmış. Sermet ve Gül Yeşilpınar ailesinin tekrar restore
etmesiyle ev canlanmaya başlamıştır. Harabeye dönüşmeye yüz tutan bu evi Sermet
Bey, mimari havasını bozmadan ve Alaçatı'nın mimari yapısına bağlı kalarak evde
bazı değişiklikler yapmış; odaları revize edip, ocağı onararak şömine olarak
yeniden inşaat etmiştir. Eve ait heykeller avluya koyulmuş ve yaşanacak hale tekrar getirmiştir.
Bir süre
Sermet bey ve ailesinin evi olarak kullanılmış, daha sonra kendisi 2009 yılında
bu güzel ve tarih kokan yeri butik otele dönüştürmüştür.
Kendisine
ve ailesine bu tarih kokan yeri, bizlerin hizmetine açtığı için çok teşekkür
ediyoruz.
Tarih kokan 1882 butik otel Alaçatı'da
Süit odalarda; Duvarlar doğal taş olup, zemin ise rabıta kaplanmış. Yatak, gardırop ve komodinler, Gül hanımın Antikacısından.
İkea'dan alınan siyah renkli ferforje ve çiçek desenli yastıklar, ortama sıcaklık katmış. Tabloların bazıları yıllar önce sakız adasından Gül Hanım tarafından alınmış. Duvarlara niş yapılarak, çiçekler koyulmuş.
Perdelerin bir kısmı İkea'dan alınmış.
Bu otantik odanın, nevresim takımları Alaçatıdaki bir dükkan dan alınmış. Odanın içerisinde radyolu müzik çalar ve yine özel olarak hazırladıkları müzikler bulunan mp3 çalardan istediğiniz nostaljik şarkıları dinleyip, kendinizi huzurlu bir ortamın içerisinde bulabilirsiniz. Bazen eskilere dönmek ve o nostaljiyi yaşamak insanın hoşuna gidebilir.
İşte Otelin en üstünde bulunan teraslı oda... Hasır koltuğa oturup (Mudo Concept) havuz manzarasını seyredebilmek mümkün.
Bahçeye açılan sade ve doğal bir oda daha ...Maviye boyanmış kepenk, beyaz bank ve çiçekler yoğun iş temposunda olan insanların kaçabileceği bir ortam.
Özel imalat olan bankın üstündeki minderler, Gül Hanım'ın çeyizinin kumaşlarından yaptırılmış. Otelin her bir bölümünde ayrı bir uğraş var.
Ve son olarak 1 numara; Resepsiyonun yanında bulunan, eskiden tütün deposu olarak kullanılan odanın, geniş pencereleri ve şöminesi bulunmakta.
Tavandaki dekoratif boya odaya hoş bir hava katmış. Zemin ise, toprak tonlarında olup doğal taşlara uyumlu olan terracotta döşenmiş.
Komodinlerin bir kaçı Mudo Concept olup, diğerleri Antikacı dükkanından alınmıştır.
Odaların giriş bölümünde bulunan kanapelerden, Alaçatı sokaklarını izleyerek güzel anlar yaşabilirsiniz. Eski koltuklar, beyaz kumaşla kaplanarak
tekrar revize edilmiş. Yastıklar İkea'dan olup sandığın üzerinde kullanılan objelerde Monev'den alınmıştır.
Oturma bölümünü çok beğendim. Mavinin tonları burada da devam etmiş.
Ben artık gidiyorum ama giderken tarih kokan bu binayı arkamda bırakıyorum. Bazen seneler sonra görmediğiniz bir arkadaşınızı görürsünüz, bir anda sizi geçmişe geri götürür, hem mutlu olur, hem de hüzünlenirsiniz işte öyle bir şey...